top of page

EŞİTSİZ ÇEVRE KULLANIMI VE TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİ

Çevreye ilişkin algılamalarımız bile toplumsal cinsiyete göre biçimlenmekte. Toplumsal cinsiyet farklılıkları doğal kaynakların kullanımında ve yönetiminde açıkça görülüyor ve aile, topluluk içindeki eşitsiz ilişkiler, kadınların kaynaklara erişimini zorlaştırıyor.


5 Haziran Dünya Çevre Günü Görseli

Yaratılan sistematik eşitsizlikle hem yoksulluk ağı hem de şiddet derinleşiyor…


Birleşmiş Milletler Çevre Programına (UNEP) göre; iş gücünün cinsiyete göre farklı işler yapması sonucunda kadınlar ve erkekler çevresel açıdan farklı sağlık riskleriyle karşılaşıyor ve çevre kirliliğinin sonuçları da erkekler ve kadınlar açısından farklı sorumluluklar yaratıyor.


Çevre sorunları ve küresel iklim değişikliğiyle, kadın ve kız çocukları üzerinde yaratılan tehdidin boyutları oldukça orantısız.



Gıda güvenliği, temiz suya ulaşım, ısınma ve hane içi bakım konularında yükün çoğunluğunu kadın omuzluyor. Konut içi kapalı hava ve kirliliğe maruz kalma, kullanılan kimyasallar ve sonucunda kanser, üreme sistemi bozuklukları gibi hastalıkların oluşturduğu tehdit, nesilden nesle aktarılarak birçok sağlık sorununu ‘çevre kirliliği ve toplumsal cinsiyet ilişkileri’ döngüsüne katıyor.


Küresel salgın hastalık süreçlerinde kadınların yaşadığı ev içi şiddetin artışı, sağlık haklarına ulaşmada imkansızlıklar ve kız çocuklarının sosyal ve eğitim haklarına ulaşmada yaşadığı zorlukların yanı sıra, artan ‘erken yaşta çocuk evliliği’ ve sonucunda yaşanan doğumlardaki ölüm oranları da tamamen çevre kirliliği kaynaklı.


Dünya Çevre Günü Görseli





bottom of page